devir

devir
1. أوب [أَوْب]
Anlamı: dönme, dönüş
2. أوبة [أَوْبَة]
Anlamı: dönme, dönüş
3. إياب [إيَاب]
Anlamı: dönme, dönüş
4. أيلولة [أَيْلُولَة]
Anlamı: dönme, dönüş
5. ارتداد [اِرْتِداد]
Anlamı: dönme, dönüş
6. تبدل [تَبَدُّل]
Anlamı: sürekli ve düzenli değişme, çevirme
7. تجوال [تَجْوال]
Anlamı: dolaşma
8. تجول [تَجَوُّل]
Anlamı: dolaşma
9. تحول [تَحَوُّل]
Anlamı: sürekli ve düzenli değişme, çevirme
10. تطواف [تَطْواف]
Anlamı: dolaşma
11. تطوف [تَطَوُّف]
Anlamı: dolaşma
12. تطويف [تَطْوِيف]
Anlamı: dolaşma
13. تغير [تَغَيُّر]
Anlamı: sürekli ve düzenli değişme, çevirme
14. جوب [جَوْب]
Anlamı: dolaşma
15. جول [جَوْل]
Anlamı: dolaşma
16. جولان [جَوَلَان]
Anlamı: dolaşma
17. دوران [دَوَرَان]
Anlamı: dolaşma
18. دورة [دَوْرَة]
Anlamı: zaman parçası
19. رجع [رَجْع]
Anlamı: dönme, dönüş
20. رجعة [رَجْعَة]
Anlamı: dönme, dönüş
21. رجوع [رُجُوع]
Anlamı: dönme, dönüş
22. زمان [زَمَان]
Anlamı: zaman parçası
23. زمن [زَمَن]
Anlamı: zaman parçası
24. طواف [طَوَاف]
Anlamı: dolaşma
25. فيئة [فَيْئَة]
Anlamı: dönme, dönüş
26. كرور [كُرُور]
Anlamı: dönme, dönüş
27. مآل [مَآل]
Anlamı: dönme, dönüş
28. معاد [مَعَاد]
Anlamı: dönme, dönüş
29. ميقات [مِيقات]
Anlamı: zaman parçası
30. وقت [وَقْت]
Anlamı: zaman parçası
31. يوم [يَوْم]
Anlamı: zaman parçası
32. عودة [عَوْدَة]
Anlamı: dönme, dönüş

Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • devir — de devém dos nossos avós …   Dicionario dos verbos portugueses

  • devir — s. m. 1.  [Filosofia] Movimento pelo qual as coisas se transformam. • v. intr. 2. Dar se, suceder, acontecer, acabar por vir.   ‣ Etimologia: latim devenio, ire …   Dicionário da Língua Portuguesa

  • devir — dèvir m DEFINICIJA jud. najskrovitija i najsvetija odaja u židovskom hramu ETIMOLOGIJA hebr. dëbhīr …   Hrvatski jezični portal

  • devir — 1. is., vri, Ar. devr Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası, dönem, periyot Bana sorarsanız devrimiz nasihat devri olmaktan çıktı. B. Felek Birleşik Sözler devrihindi devrisaadet Cilalı Taş Devri kuluçka devri Maden Devri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • DEVİR — (Devr) (C: Edvâr) Nakil. Birisinin uhdesinden diğerinin uhdesine geçirmek. * Bir şeyi sonuna kadar okuyup bitirmek. Geçmiş dersleri hatırlama. * Bir şeyin çevresinde dolaşmak. Dönme. * Seyahat. Bir memleketi dolaşmak. * Bir şeyin kendi mihveri… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • devir açmak — tarihte özellik taşıyan yeni bir çağ başlatmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • DEVİR DAİRESİ — Denizde geminin çeşitli hızla ve muhtelif dümen açısı ile çizdiği dâire …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • DEVİR VE TESELSÜL — Davanın delile ve delilin davaya taalluk etmesiyle kaziyenin dönüp dolaşıp yine eski hâline gelerek hallolunamaması …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • sitteisevir her saati bir devir — fırtına günlerinde hava her saat değişikliğe uğrar anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eski çamlar bardak oldu — devir değişti, eski tutumların değeri kalmadı anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • DEVRAN — Devir, felek, zaman, deveran, dünya …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”